Aşk 15’te Başlar
Aşk 15’te Başlar
Aşk hayatta başımıza gelen en heyecan dolu hislerimizdendir . Aklımızı yok eden ayaklarımızı yere bastırmayan, adeta bizi kanatsız uçuran, müthiş bir duygudur . Küçücük yüreğimize sığmayan kocaman bir ateştir . Bir çift bakışın etkisiyle sözlerimiz ve davranışlarımız birbirine karışır . Duygularımız , anne baba kardeş vs sevgilerden çok farklıdır . Kimseye derdimizi anlatamayız , derdimizin gölgesi dağ gibi görünür bize .
Gelişim dönemlerinin çıkmaz sokağı ergenlik dönemidir . (14 -19 yaş aralığı diyebiliriz) Yaptığımız seçimler ; sonraki hayatımızın nasıl şekilleneceği konusun da dönüm noktasıdır . Ailemizin baskılarına boyun eğmek bizi biz olmaktan çıkarırken , okulda dersler bize bitmeyen roman gibi gelir ve bir çift bakışta kaybolmak isteyen ruhumuz ! Bir tarafta okul , bir tarafta aile ve bir bakış bir duruş…İnsan oğlunun ilk seçimi yaradılış itibari ile bir çift gözde kaybolmak oluyor.
İşte o zaman gerçek hayat bize merhaba diyor . Daha eş ne olmanın ne oluğunu anlamadan , anne baba oluyoruz . İhtiyaçlar artıkça çatışmalar artıyor . İtiş kakış şeklinde süren evlilikler , birde bakıyorsun kısa sürede sona eriyor . Bir çift bakışına hayran olduğumuz kişiler en büyük düşmanımız oluyor . Geri de mutsuz bireyler ve mutsuz bireylerin mutsuz yavruları.. İşte o zaman anne babanın değerini , eğitimin değerini , aşk dediğimiz hislerimizin de zamanı gelmeden koparılan bir meyve olduğunu anlıyoruz .
Bize düşen ! Bir yavru dünyaya geldiğinde anne baba sevgisini yüreğinde hissetmelidir . Aile büyüklerinin sevgisini hissetmelidir. Eğitimciler ne eğittiklerinin fakında olarak , sevgi ile eğitim vermelidir . Yavrularımızın hissettiği duyguların hiç birinin değersiz olmadığını bilmeliyiz . ” Aman bu yaşta ne aşkıymış ” tarzı cümleler yerine daha anlayışlı olmaya çalışmalıyız . Olumsuz yaklaşımlar sorunları çözmez , sadece üstü kapanır . Biz farkında olmadan daha büyük sorunlara yol açar. Bizler çocuklarımızın duygularına olabildiğince yön vermeliyiz . İnsan öyle bir dengede yaratılmış ki bunun idrakine varmalıyız .
Gençler ile mümkün olduğu kadar açık ve net iletişim kurmalıyız . Özellikte teknolojin gereğinden fazla kullanıldığı günümüz de bu iletişim çok önemli . Özel durumların da iletişime geçmekten utanıp , sıkıldığınız yavrumuz ,bizim bilmesini istemediğiniz çoğu bilgiyi ihtiyacı olmadığı bir dönemde öğrenmektedir . Örnekle açıklayacak olursak ; bir annenin hangi şekilde doğum yaptığını detaylarını 10 yaşındaki bir çocuğun bilmesi sadece kafasını meşgul eden bir bilgi olacaktır . Malesef bu ve bunun gibi birçok yersiz bilgilere ulaşmak , günümüz teknolojisiyle mümkün . Bu tarz yaşına uygun olmayan bilgileri depo etmesi ; çocuğun ateşin yakacağını öğrenip , çakmakla evi yakması gibi olacaktır.
Yavrularımıza dinimizi iyi öğretmeliyiz . Çevremizdeki imkanı olmayan geçleri de aynı şekilde bilinçlendirmeye gayret etmeliyiz .